Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kalbur saman içinde denizin derinliklerinde yaşayan bir deniz kızı varmış. Denizde ki canlıların en yakın arkadaşı olan deniz kızı herkes tarafından çok seviliyormuş. Gününün çoğunu yunuslar ile birlikte yüzerek geçiren deniz kızı insanların olmadığı zamanlarda sahile çıkmayı da çok severmiş.

Günlerden bir gün kimsenin olmadığı bir vakitte denizin üstüne çıkan deniz kızı sahilde ki kayaların yanına gidip oturmak istemiş. Arkadaşı yunus balığı ile birlikte kayaların oraya gitmişler ve denizi izlemeye başlamışlar. O sırada kayaların diğer tarafından insan sesleri gelmiş. Ama deniz kızı o kadar şaşırmış ki olduğu yerden kıpırdayamamış. Konuşan insanların kız olduğunu ve iki arkadaş olduklarını anlamış. Sahilin diğer ucunda ki yaza merhaba partisinden bahsediyorlarmış. Deniz kızı partinin ne demek olduğunu çok merak etmiş. Keşke kuyruğunun bacaklara dönme imkanı olsaymış ve sahilin diğer ucuna insan olarak gide bilseymiş. Deniz kızı bunların hayalini kurarken kızların ona yaklaştığını duymuş ve hemen denizin içine dalmış. En yakın arkadaşı olan pembe yunus balığına gitmiş ve kızlardan duyduklarını anlatmış. Pembe yunus balığı deniz kızının üzüldüğünü görünce ona insan bacaklarına sahip olmanın bir yolu olduğundan bahsetmiş. Deniz kızı insan bacaklarının olabileceğini duyunca çok sevinmiş ama bunun nasıl mümkün olacağını anlamamış. Yunus balığı deniz kızına bir kaç eşyanın gerekli olduğunu söylemiş. Bu eşyalar bulunduktan sonra onları bir arada tutup kalbine doğru yaklaştırması gerektiğini söylemiş. Deniz kızı çok heyecanlıymış, hem deniz kızı olarak denizlerde yaşamayı çok seviyormuş hemde denizin dışında ki dünyanı çok merak ediyormuş. Şimdi eline denizin dışında ki dünyayı keşfetme şansı çıkmış ve bu şansı kaybet memeliymiş.

Hemen yunus balığının istediklerini bulmak için araştırmalara başlamış. İlk olarak bir inciye ihtiyacı varmış. Denizin en güzel yerlerine doğru yüzen deniz kızı midyeleri bulmuş ve kendilerine en güzel incileri vermelerini rica etmiş. Deniz kızının bu isteğini geri çevirmeyen midyeler en güzel inciyi deniz kızına vermişler. Şimdi sırada altın renginde olan deniz kumundan bir avuç bulması gerekiyormuş. Bunun için deniz yıldızlarına haber vermiş ve onlardan altın renginde olan deniz kumunu nerede bulacağını öğrenmiş. Öğrenir öğrenmez hemen de altın rengi deniz kumunun olduğu yere gitmiş ve bir avuç kumdan alıp kesesinin içine koymuş. Son olarak da bulması gereken bir insanın saç teliymiş. İşte bu en zor kısımmış. Bunu nasıl bulacağını bilmiyormuş. Ama bir an önce bulmalı ve akşam o partiye gitmeliymiş. Deniz kızı saç telini nasıl bulacağını düşünürken aklına bir fikir gelmiş. Yakın arkadaşı olan martılar. Hemen denizin üstüne yüzmüş ve martıları beklemeye başlamış. Bir kaç dakika sonra bir martı gelmiş ve deniz kızı ona olanları anlatmış. Martı arkadaşı deniz kızına yardım edebileceğini, saç telini ona getirebileceğini söylemiş ve deniz kızının yanından ayrılmış. Yaklaşık yarım saat sonra geri dönen martı deniz kızına gagası ile bir kaç tel insan saçı vermiş. Deniz kızı buna çok sevinmiş ve hemen denizin derinliklerine dalıp pembe yunus balığını bulmuş. Yunusa bulduklarını veren deniz kızı hemen insan bacaklarına kavuşmak istiyormuş. Yunus balığı bunun için kayalıklara gitmelerini söylemiş ve birlikte kayalıklara doğru yüzmüşler. Kayalıklara gelen deniz kızı ve yunus balığı hemen sihir yapmak için kolları sıvamışlar.

Yunus balığı sihirli kelimeleri söyleyerek inciyi deniz kızının boynuna, insan saçını saçına, altın deniz kumunu ise başından aşağı her yerine doğru fırlatmış ve deniz kızının kuyruğu birden bacaklara dönüşmüş. Deniz kızı çok şaşkınmış ve bacakları olduğuna inanamıyormuş. Yunus balığı “Artık o partiye gidebilirsin deniz kızı, ama unutma denize dönmek istediğinde boynunda ki inci kolyeyi tutup sihirli kelimeleri söylemen lazım” demiş. Deniz kızı “Tamam sevgili pembe yunusum çok teşekkür ederim bu iyiliğini hiç unutmayacağım” demiş ve partiye doğru yol almış. Deniz kızı partide çok eğlenmiş insanların arasında kendisini insan gibi hissetmiş. Her zaman olmasa da arada bir insanların arasına karışmaktan zarar gelmeyeceğini anlamış. Gecenin sonunda kolyesini tutup sihirli kelimeleri söyleyip denizin derinliklerine geri dönmüş.

Peri masallarını seviyorsanız Peri Masalları kategorimizi inceleyebilirsiniz.