Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kalbur saman için de çok eski yıllarda yaşayan kocaman bir dinozor ailesi varmış. Bu dinozor ailesi gerçekten çok büyükmüş. Ormanın derinliklerinde yaşayan dinozor ailesi diğer hayvanlara göre oldukça büyükmüş. Ağaçlar kadar uzun boyları, kamyon tekerleği gibi kafaları, çok büyük elleri ve ayakları, kalem gibi de uzun dişleri varmış. Dinozor ailesi 4 kişilik bir aileymiş. Anne, baba ve iki çocukları varmış. Çocuklardan büyük olanın adı Dino küçük olanın adı Dido’ymuş. Dino kardeşi ile çok iyi geçinen bir abi imiş. Bütün gün kardeşi ile oyunlar oynar onu koruyup kollarmış. Anne dinozor ile baba dinozor bu duruma çok sevinir ve Dino’yu hep tebrik ederlermiş.

Dino kardeşi Dido’ya göre daha sessizmiş ve yaşadığı hiç bir şeyi ailesine anlatmışmış. Dido abisine bu durumun yanlış olduğunu söyler her şeyi onlara anlatması gerektiği konusunda ısrar edermiş ama Dido bir türlü anlatamazmış. Aradan yıllar geçmiş ve Dino bu durumdan çok yorulmuş. Canı hiçbir şey yapmak istemiyor hatta yatağından bile çıkmak istemiyormuş. Bir sabah Dino yataktan kalkmamakta ısrar etmiş ve annesi Dino’nun yanına gidip “Dino neyin var oğlum? Neden yataktan çıkmıyorsun diye sormuş.” Dino annesine yine cevap vermemiş ve anne dinozor hemen doktoru aramış. Doktor tavşan hemen Dinoların evine gitmek için yola koyulmuş.

Doktor tavşan çok yaşlıymış. Ama yıllardır yaşadığı için o ormanda ki her hayvanı tanır ve dertlerini çözermiş. Hatta bütün tavşanlar doktor tavşana hayranmış. Tavşan Dinoların evine gelince hemen Dino’yu muayene etmek için Dino’nun odasına girmiş. Dino doktoru görünce şaşırmış ve kendisini muayene etmesine izin vermiş. Anne dinozor ise kapının önünde oğluna ne olduğunu öğrenmek için merakla bekliyormuş. Yaşlı doktor tavşan Dino’yu muayene etmiş fakat hiç bir hastalık bulamamış. Dino oldukça sağlıklıymış. Yaşlı doktor elini Dino’nun kafasına götürmüş ve Dino’nun kafasının içinin şiştiğini anlamış. Doktor “Dinocuğum sanırım hiçbir şeyi ailene anlatmamışsın ve bunların hepsi içinde birikmiş. Bu güne kadar okulda yaşadığın, arkadaşlarınla yaşadığın hiçbir şeyi ailene anlatmadığın için kafanın içi şişmiş. Artık konuşup anlatma zamanı Dino. Yaşadığın şeyleri annene ve babana anlatmalısın. Onlar senin en yakınların ve onlardan hiç bir şey saklamamalısın” demiş. Dino doktor tavşanı dinlemiş ve annesine her şeyi anlatmaya başlamış. Anlattıkça rahatlamış, anlattıkça rahatlamış. Dino’nun bir süre sonra kafasının içinde ki şişlik yok olmuş.

Küçük kardeş Dido ise olan biteni izlemiş. Abisinin iyileşmesine çok sevinmiş. Yaşlı doktor tavşan işini bitirip evden çıkarken küçük Dido’ya dönüp “Bugün ki olaydan öğrenmen gerekenler var küçük Didocuğum. Üzgün ​​olduğunda gözyaşlarını serbest bırakman ve mutlu olduğunda kahkahalarını serbest bırakman gerek küçük Dido. Yaşadığın her olayı da ailene anlatmalısın. Onlardan hiçbir şey gizlememelisin” demiş. Dinozor ailesi oğullarının iyileştiğine çok sevinmiş ve artık her yaşadıklarını birbirlerine anlatmaya aile üyelerinden bir şey saklamamaya devam etmişler.

Daha fazla Uzun Masallar okumak isterseniz linke tıklayabilirsiniz.