Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur zaman içinde kocaman ağaçların gölgelerinde yaşayan hayvanlar varmış. Mavi gökyüzünü seyreder, nehrin soğuk suyundan içerlermiş. En sevdikleri şey de ağaçlarda ki tatlı meyvelerden yemekmiş.

Günlerden bir gün hayvanlar orman hayatından sıkılıp insanların arasına karışmaya karar vermişler. Tabi hepsi birden şehre inemeyecekleri için aralarından iki gönüllü seçmişler. Bu gönüllüler insanların korkup kaçmayacakları hayvan olan sincap ve bukalemun olmuş. Sincap ve bukalemun arkadaşları ile vedalaşıp şehre doğru gitmişler. Gittiklerinde gözlerine inanamamışlar çünkü her yer bina içindeymiş, insanlarda sürekli koşuşturuyor, birbirleri ile kavga ediyorlarmış. En çok dikkat ettikleri şey de ağaçların çok az olmasıymış. Girdikleri şoktan hemen çıkmışlar ve gördüklerini arkadaşlarına anlatmak için ormana geri dönmüşler. Bu kadar çabuk dönmelerine şaşıran orman halkı merakla sormuş “Eeee anlatın bakalım, neler gördünüz?” diye sormuş aslan. Sincap anlatmaya başlamış “Şehir ve insanlar hiç hayal ettiğimiz gibi olmadı. Her yer bina, hemde çok yüksekler ve insanlar sürekli tartışıyor. Kimse kimse ile sakince konuşmuyor.” demiş. Bukalemun eklemiş “Ve daha önemli bir sorunumuz var. Şehirde neredeyse hiç ağaç yok” demiş. Bunu duyan hayvanlar çok şaşırmışlar. Kendi aralarında konuşmaya başlamışlar. Sesler yükselince aslan “Arkadaşlar, arkadaşlar lütfen sakin olun! Bu duyduklarımıza hepimiz şaşırdık evet ama bu bizim sorunumuz değil. Bu insanların sorunu. Yıllar önce dedem anlattığında insanların yaşadıkları yerlerinde yemyeşil olduğunu, ağaçların olduğunu anlatmıştı. Demek ki yıllar içinde kaldıkları yerleri mahvettiler. Biz onlar gibi olmayacağız. Yaşadığımız ormana sahip çıkacağız. Her geçen gün ormanımızı güzelleştireceğiz” demiş. Aslanın konuşması sonrasında bütün hayvanlar duygulanmış ve aslanı ayakta alkışlamışlar.

O günden sonra sıkıldıkları ormanlarını cennete çevirmişler. Boş alanlara meyve ağaçları dikmişler, nehrin kenarına oturmak için taşlar taşımışlar, ağaçlar arasına hamaklar kurmuşlar. Bir daha hiç bir hayvan ormanı terk etmek istememiş ve kaldıkları yerin kıymetini daha çok bilmişler. Masal da burada bitmiş.

Daha fazla kısa masal okumak isterseniz Kısa Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.