Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur saman içinde bir çiftlikte yaşan at ile eşek varmış. Bu ata ve eşeğe sahip olan kişi bir tüccarmış. Diğer köylerden mal alıp mal satarmış. Mal almaya gittiğinde eşeğini ve atını alır da gidermiş. Genellikle malları eşeğe yükler kendide ata binermiş.

Bir gün çok uzak bir köye gidip eşya alması gerekiyormuş. Almış atını ve eşeğini çıkmış yola. O gün de hava bir hayli sıcakmış. Alacaklarını alan tüccar yükünün çoğunu eşeğe çok azını da ata yüklemiş. Kendisi de yürümeye başlamış. Yolları çok uzunmuş. Hem hava sıcak hemde yükler oldukça ağırmış. Eşek bu duruma daha fazla dayanamamış ve ağırlıkların altından kalkamamaya başlamış. O sıra da aklına yüklerden birazını ata vermek geçmiş. Eşek “At kardeş sen benden daha güçlüsün, lütfen yükümden biraz al yoksa daha fazla decam edemeyeceğim” demiş. At eşeği terslemiş ve “Benim asıl görevim yük taşımak değil, ben sahibi taşırım onun yap dediği şeyleri yaparım. Şuan senin yüklerini de taşımaya hiç niyetim yok” demiş eşeği küçümseyerek. Eşek bu duruma çok üzülmüş ve yükleri daha fazla taşıyamayarak oracıkta ölü vermiş. Bunu gören tüccar eşeğin bütün yükünü ata yüklemiş. Gözü hiç birşey şey görmeyen adam eşeğin bir de derisini yüzmüş ve o deriyi de atın sırtına yüklemiş.

At artık yolun geri kalanını çok fazla bir yükle devam etmek zorundaymış. At, eşeğin yükünün birazını almasının daha akıllıca olduğunu bütün yükleri sırtına alınca anlamış oldu.

Sizde karşınızda ki kişilere zamanınada yardımcı olursanız, kendinize zarar gelmesinden kaçınabilirsiniz. Daha fazla kısa masal okumal isterseniz Kısa Çocuk Masalları kategorimizi inceleyebilirsiniz.