Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde. Pireler berber develer tellal iken, ben annemin beşiğini tıngır mıngır sallar iken Çağdaş Ata adında çok akıllı, güzel yüzlü bir çocuk varmış.

Günlerden bir gün Çağdaş Ata, okula giderken yolda bir karınca sürüsünü görmüş. Her gün görüyormuş bu sürüyü. Karıncaların hepsi çok çalışırken bir tanesi sürekli izliyor hiç bir şey yapmıyormuş, bu detay küçük çocuğun dikkatini çekmiş. Bir gün okula giderken Çağdaş Ata, ona “Neden arkadaşların gibi çalışmıyorsun?” diye sormuş. Tembel karınca “Benim çalışmama gerek yok onlar nasıl olsa çalışıyor” demiş. Çağdaş Ata karınca adına üzülmüş çünkü çalışmadan yemek bulmasının zor olacağını biliyormuş. Karıncaya “Umarım hatanı anladığında geç olmaz senin için” demiş. Karınca, onun söylediklerini dinlememiş ve keyfine devam etmiş. Çalışan karıncalar da tembel karıncanın bu halinin farkındalarmış. Çalışkan karıncılar tembel karıncayı kraliçeye söyleyelim mi diye toplantı yapmışlar. Toplantının sonunda şikayet etmekten vazgeçmişler ve hatasını kış geldiğinde anlamalı diye karara varmışlar. Çünkü tembel karınca doğru olanın çalışmak olduğunu anlamaz diye düşünmüşler.

Aylar geçmiş ve karıncalar her gün çalışmaya devam etmiş. Ve sonunda kış gelmiş. Tembel karınca acıkmış ve arkadaşlarının evine gitmiş. Yemek için gittiğinde hiç bir karınca ona yemek vermemiş bu sayede de hatasını anlamış çünkü çok zayıflamış. Bir aklına Çağdaş Ata’nın sözleri gelmiş ve “Keşke o insanın sözünü dinleseydim” demiş. Tembel karınca hatasını anlamış ve bir daha hep çalışma kararı almış. Bu masalda burada bitmiş.
Daha fazla kısa masal okumak isterseniz Kısa Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.