Bir gün eşeğin biri dereye su içmeye gitmiş. Derenin berrak suyundan kana kana içerken, aniden gelen bir sesle irkilmiş, tehlikeyi fark etmiş. Çünkü aç bir kurt ona doğru geliyormuş.

Kısa mesafede kurdun elinden kaçamayacağını anlayan eşek, acıyla bağırıp topallamaya başlamış. Kurt yanına gelmiş;

-“Hayırdır? Daha seni ısırmadım bile, neden böyle acıyla bağırıyorsun?”

Eşek;

-“Sormayın efendim, buraya gelmeden yolda arkadaki ayağıma diken battı da, ayağımı basınca çok ağrıyor. Siz şimdi beni yiyeceksiniz zaten. İyisi mi, siz beni yemeden şu lanet dikeni çıkarın, hem ağzınızı acıtmasın.” demiş.

Kurt eşeği nasıl yiyeceğini hayal ederken, eşeğin ona oynadığı oyunun farkına varamayıp eşeğe inanmış. Eşeğin arkasına geçip arka ayağını kaldırmasını istemiş. Eşek ayağını kaldırmış, kurt dikeni aramaya koyulmuş ama göremiyormuş. Eşek fırsatını bulduğu gibi çifteyi kurdun ağzına vurmuş. Kurdun dişlerinin her biri bir yana savrulmuş.
Bunun üzerine kurt ne derse beğenirsiniz?

-“Bu çifteyi hak ettim. Ben doğuştan kasaplık eğitimi aldım, hekimlik benim neyime?”

Bazı insanlar vardır, hiç bilmediği işlere kalkışırlar da sonunda başlarına türlü belalar gelir.